Türbanlı ASLI ve Saz Arkadaşları

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Türbanlı ASLI ve Saz Arkadaşları

TÜRBANLI ASLI VE SAZ ARKADAŞLARI

Okuyacağınız hikaye tamamen gerçek bir hikayedir.
Yer : Kayseri
Tarih : 2008

AHMET : 28 yaşında 165 boy 55 kilo hayatımda tanıdığım ve birlikte zaman geçirmekten hoşlandığım samimi bir arkadaşım.Kendisine etrafımdan karı devşirmek için benimle vakit geçirmeyi seven ve elinden geldiğince yanımdan ayrılmayan çok sevdiğim bir arkadaşım.Girişimci ruhunu sürekli tazeleyebilen ve bu uğurda bir gün zengin olacağına inanan sıra dışı işlerle ( network ) uğraşaan , içindeki sese sürekli kulak veren ama içindeki sesten dolayı sürekli kaybeden klasik bir türk genci ?.
ASLI : Ahmet in sıra dışı işlerinden birinde tanıştığım 26 yaşında 170 boyunda ve 54 kilo inanılmaz bakımlı ve orjinal sarışın bir kadın.Türbanlı bir giyim tarzı tercih etmesine rağmen etkili bakışlarıyla kendisine bakan erkekleri kısa sürede moleküllerine ayırabilecek ölçüde kışkırtıcı ve kamçılayıcı cesarette bakışlara sahip bir kadın.Geçmişte 2 evliliğini sonlandırmış ve arık evlilikten hiçbir beklentisi olmayan kendisini işe ( doyumsuz derecede para manyağı ) adamış bir tüccar.Sahip olduğu tüm dişiliği kullanarak yakaladığı tüm fırsatları nakde çevirmekten büyük zevk alan esnaf zihniyetli bir budala.
KÜBRA : 30 yaşında 163 boy 59 kilo inanılmaz görgüsüz ne oldum delisi bir kadın.Zengin bir erkek ile evli , kendine ait otomobili ve parası olan ama hiç öz güveni olmayan orta güzellikte çakma bir sarışın.Neredeyse haftanın her günü farklı bir arkadaş gurubu ile günü ( arkadaşları ile birlikte her hafta birinin evinde toplanıp bol bol insanların arkasından attıkları gereksiz bir görüşme ) olan ve bu günleri tam tekmil takip edip iştirak ederek salya sümük söylediği yalanlarla etrafını güldürdüğünü zanneden sözüm ona türbanlı kaltak.
NİHAL : Aslı ve Kübra’nın gün arkadaşı.27 yaşında 168 boy 55 kilo kılık kıyafetine özen gösteren, bakımlı bir o kadarda kişisel gelişime merak salmış açık giyimli bir kadın.Kendine ait terzi dükkanı var.Etraftaki zengin kadınlara düğün-nişan ve özel günler için abiye elbise tasarlayan ve diken becerikli bir kadın.
ASLININ SAZ ARKADAŞLARI : Aslının çevresinde bulunan ve düzenledikleri günlere iştirak eden , orta yada ileri seviye zengin ( gerek anne babadan gerek kafesleyip evlendikleri zengin iş adamlarından kaynaklı zenginlik ) ama tamamı görgüsüz ( sözüm ona bir sikimden haberleri olmayan ) türbanlı yada açık kişiler.İstisnasız eşlerini aldatan ( kimi hayalleri ile,kimisi sikicisi ile,kimisi dili le ) bu düz duvar tırmanıcılarından hikayede ihtiyaç duyuldukça bahsedilecektir.
BEN : Kısaca hikayemizin kahramanı diyelimBeni zaten artık tanıyorsunuzdur.Tanımayıp merak edenlerde çeşitli yollarla iletişim kurup tanıyacaklardır diye düşündüğümden gereksiz bir anlatıma girmiyorum ?

Ahmet girişimci ruhu ve zengin olma dürtüleri ile sürekli bir işler yapıp aldığı olumsuz neticelere bir yenisini daha eklemiş ve çoktaaan bir yenisini bulmuştu bile.Bu sefer olacağına ve tutacağına olan inancını pekiştirmiş ve bu inancını benimle paylaşmak için beni aramıştı.
Ahmet : Kardeşim yeni bir şey buldum.
Ben : Ahmet yine mi?Bu kaçıncı olum ya! Ne zaman pes edeceksin? Yine mi network işi ? Yine mi hayaller ? Yine mi transatlantik turlar , tatiller, yemeler içmeler…..! Ve yine mi hüsran!!!
Ahmet : Hemen olumsuz düşünmeyelim.Bu işi çok iyi araştırdım.Diğerleri gibi değil.En azında bu iş daha çok kadına yönelik.Kadın demek iş demek.İş demek daha çok kadın demek ( gülüyor ve espri yapıyor )
Ben : Ahmet ben bu konuda olduğum yerdeyim ve düşüncelerim hiç değişmedi.Bu işler saçma sapan işler.Ben bu tip toplantılara sadece karı bulmak ve afiyetle çakmak için geliyorum.Başka türlü beni sikseler gitmem oralara.Hakkını yemeyelim 3 ay önce tanıştığım Zeynep ( Bir diş doktorunun yanında çalışan asistan ama bir göt var!!!Neyse şimdi o göte girersek hem konsantre olamam hem de hikaye yarım kalır.Size tavsiyem bu Zeyneb’i bir kenara not edin.Tabi bende.Bakarsınız bir gün aklıma gelir onunla yaşadığım hikayeyi de yazar yayınlarım.) sağlam kızdı.Son zamanlarda ağıma takılan kızların içinde en güzeliydi.
Ahmet : Ortak sende şeytan tüyü var biliyorsun.Şöyle yapıyoruz hafta sonu cumartesi Hilton da tanıtım varmış.Kimseye söz vermiyorsun.Cumartesi benimsin.Oraya birlikte gideceğiz ve göreceksin bu sefer olacak.Ben şimdiden heyecanlanıyorum hacı.Acaba çok kalabalık olacak mı ?
Ben : Ahmet olumsuz neticelenen olaylar karşısındaki göstermiş olduğun azim ve iştahının yarısı bende olsa yemin ediyorum aha bu Kayserinin en az yarısını sikerim olum ya.Hafta sonu yeniden haberleşelim kanka gidelim bakalım ne olacak?

Ahmet ,hafta sonu adının oriflame olduğunu söylediği network işinin tanıtım toplantısını iple çekiyor ve bu sefer büyük parayı bulacağına olan inancını taze tutmaya çalışıyordu.Öğrenebildiği kadarıyla işin detaylarını bana anlatıyordu ama benim o taraklarda hiç bezim olmamıştı.Benim için varsa yoksa karı kız ve yeni heyecanlardı.Network olayını Ahmet ile tanımıştım ve benim için karı kız bulma aracının ötesine geçmemişti.İtiraf etmeliyim network işinde büyük para peşinde koşan karılar genel olarak boşanmış , ciddi para hırsı olan ve hatta ciddi çevresi olan nüfuz sahibi kişilerden oluşuyordu.Böyle bir genelleme yapmak ne kadar doğru olur bilmiyorum ama tanıdığım kadarıyla network işi yapan kadınların birçoğu aşırı dışa dönük,çok geveze ve network işini iyi yapmak adına dişiliklerini kullanmaları gerektiği yanılgısı ile çok kolay av oluyorlardı.Belki de bu kadınların bir çoğu ciddi cinsel açlık içindeydi ve tanıştığı insanlarla bu açlıklarını gidermek için çok kolay yatağa girebiliyorlardı.Elbette bu çizdiğim çerçevenin dışında olan kadınlarda vardı ama onlar hem ilgi alanıma girmiyordu hem de çok denk gelmiyordu zaten.Ahmet in oriflame ile ilgili iştahla anlattığı detayları sırf Ahmet öğrendiklerini pekiştirsin ve mutlu olsun diye dinliyordum.Ben ,Ahmet i çok iyi tanıyordum bu network işinden de beklediğini bulamayacak ve sonuç alamayacaktı.Peşinden koştuğu büyük para belki de hayatı boyunca ona hiç yakın olmayacaktı.Cumartesi gelmişti ve ben yeni heyecanlar bulmanın da ötesinden Ahmet’e verdiğim sözü tutmak için gidecektim tanıtıma.O zamanlar görüştüğüm üç beş karı vardı ve yenileri için nerdeyse zamanım yoktu.Benim için bir yenisi demek eskilerden ( bu eski genelde birkaç aylık olurdu, çok uzun süre görüştüğüm kişi sayısı bir elin parmağını geçmez ) birine yol görünmesi anlamına geldiğinden dolayı hafta sonu çok yaramazlık yapma niyetinde değildim.
Nihayet cumartesi gelmiş biz salonda Ahmet ile yerimizi almıştık.Salon giderek kalabalıklaşıyor ve doğaldır ki salondan sima olarak tanıdığım insanlar gözümü ısırmaya başlıyordu.Farklı ortamlardan tanıdığım kaşar Hande ilk gözüme takılanlardandı.Sanki bu kız kedi gibi 9 canlıydı ve canının biri evde sürekli temizlik yapar,bir diğeri asgari ücrete akşama kadar köpek gibi çalışır , bir diğeri AVM lerde göt sallar,bir diğeri nerede network işi varsa onu kovalar …… bir diğeri de bir köşede torbacılık yapar gibi hissederdim.Kayseri de hangi taşı kaldırsanız altından yukarda anlattığım handenin 9 da birinden birini bulurdunuz kesin.Kendisinden hiç haz etmezdim ve kişiliksizin tekiydi.Ahmet te Handeyi fark etmiş ti ki bunu dikkatimi başka şeylere odaklamaya çalıştığından kolayca anlayabiliyordum.
Ahmet : Hande burada diye beni yalnız bırakıp gitmeyi düşünmüyorsun değil mi ?
Ben : Öyle bir şey yapmayacağımı biliyorsun yavşak.Ama bu kıza uyuz oluyorum.Biliyorsun…
Nihayet sunum zamanının geldiğini ortamdaki ışıkların loş olmasından anlayabiliyorduk.Bir anda salondaki tüm gürültü bitmiş tüm katılımcılar sahnedeki perdeye kilitlenmişti.Ama ben henüz yeni farkettiğim ve çaprazımda oturan beyaz takımlı kadına dikkat kesilmiştim. Benim için hali hazırda beyaz takımlı kadının ötesi yoktu çünkü hakkında hiçbir şey biliyorudum.Dahası ne kadar süredir ? oradaydı ve ben neden fark edememiştim.Tek ilgilendiğim şey bir an öne ara verilmesi ve gidip o kadınlar tanışmayı istemem.Ahmet benim o kadınla ilgilendiğimi fark etmişti çoktan.Ben , çaprazımda oturan beyaz takımlı kadının toplantıya yalnız mı yoksa yanında bir sapla mı katıldığının dışında hiç bir şey merak etmiyordum.Yalnız katılmışsa işim çok kolay yanında bir sap varsa biraz uğraştırabilirdi.Ama zaten bende zorları seçer ve onlarla uğraşmayı ve elde etmeyi severdim.Yani bakıldığında bir sorun yoktu benim için.Kafaya takmadığım sürece de o kadınla tanışamasam da bunu çok umursamaz boş verirdim.Ama kafaya takmışsam bu öncelik sırama girer ve uykularımı kaçıracak kadar kafama takardım.Duygularımı şöyle bir gözden geçirdiğimde sanki bu kadını kafaya takmıştım.Sahnede ki adam anlattıkça anlatıyor bir türlü zaman geçmiyordu.Millet pür dikkat sahneyi ben de pür dikkat beyaz takımlı kadını izliyordum ki ışıklar yandı ve ara verdiklerini duyurdular.

İnsanlar oturdukları sandalyelerden çantalarını ve eşyalarını toparlayarak terasa çıkma gayretindeydi ki ben çoktaaaan beyaz takımlı kadının yalnız katıldığını keşfetmiş ve yanına kadar gitmiştim bile.
Ben :Selam.Yanılmıyorsam yalnızsınız ve yaptığınız hazırlıktan sıcak bir çay yada kahve eşliğinde terasta sigara içmeyi planlıyorsunuz.Yanlıyor muyum?
Beyaz Takımlı Kadın : Sigara kullanmıyorum desem ? ( gülümsüyor )
Ben : Eğer siz sigara kullanmıyorsanız ve ben yanılmışsam sizinle sadece tanışacağım ve sizi tanıyacağım.Fakat, eğer kullanıyorsanız ve bana yalan söylediyseniz o zaman tanımanın ötesindeki düşündüklerimden kendimi mahrum etmem için ortada bir neden göremiyorum!
Karı,kurduğum cümlenin ahengi ve maruz kaldığı özgüven karşısında yaşadığı kısa süreli oksijensiz kalmadan kaynaklı beyin amcıklamasından sonra ‘ vaaaauuuww az önceki neydi ‘ diyebildi.
Ben : Eğer bir adınız var ve bana söylerseniz ben bir kendime bir de size iki tane çay alıp terasa gelebilirim.Sizi yakından tanımak istiyorum.
Beyaz Takımlı Kadın : İsmim Aslı.Bana aslı diyebilirsin.Senin adın ne ?
Ben : Ben de Mustafa.Düz Mustafa.Önünde sonunda herhangi bir şey yok.Sade ve düz olmayı seviyorum.Zaman zaman Yakışıklı Mustafa , Seksi Mustafa deseler de ben bu ekleri kullanarak insanları kendimden uzaklaştırmak istemiyorum.Aslı çok memnun oldum sen terasa geç.Ben iki tane çay alıp terasa geleyim ve sohbetimize devam edelim.Çay için şeker kullanıp kullanmadığını tahmin etmemi beklemeden söylemek ister misin? yoksa ben tahminim üzerinden mi hareket edeyim. ( özellikle burada çok ince gördüğümü belli etmek için göstere göstere gülüyorum ).
Aslı : Sigaradaki gibi yanlış bir tahmin yapacağından yola çıkmak isterdim ama evet doğru tahmin ettin sigara kullanıyorum.Sen git iki tane çay al gel.Teras’ta seni bekliyorum.

Aslının şekerli çay içtiğini tahmin ederek iki tane çay alıp terasa gittim.Aslı çoktan sigarasını yakmış ve tüm vücudunu bana sergiler bir pozisyonda sigarasını yudumlarken kendi kendime içimden yine duramadım ve yine yaramazlık yaptım dedim.Aslının üzerinde panatolon gömlek beyaz bir takım vardı.Ayaklarında hoş siyah topuklu bir ayakkabı ve üzerinde karışık desenli bir eşarp vardı.Gözleri ve kaşları olması gerektiğinden fazla bakımlı ve özenliydi.Aslı zannediyorum en büyük silahı olan vurucu bakışlarını bu kaç ve gözlere borçlu olduğundan onlara çok iyi bakıyordu.Elimde çaylarla Aslının yanına kadar gelmiştim.Aslının çayını yakınındaki duvarın üzerine koydum ve ‘ bu senin ki ‘ dedim.Aslı adeta sikicimi buldum edalarında bir el ve vücut hareketi ile çayını alıp şekerini atarak karıştırmaya başladı.Çok sıra dışı olduğumu ve hayatında ilk defa bu kadar şaşırtıcı bir tanışmaya ortak olduğunu söyledi.Aslında Aslı nın çevresindeki insanlar hep günlerce haftalarca hatta aylarca peşinden koşup ona olmadık yalakalıklar yaparak elde etmeye çalıştıklarından ve Aslı’nında buna alışkanlık kazandığından kaynaklı ona karşı olan yaklaşımım karşısındaki yaşadığı beyin amcıklamasını ‘ şaşırtı ‘ olarak tarif edebiliyordu.Evet Aslı çok şaşırmıştı ama doğrusu ben şaşırtmayı seviyordum.Özellikle de giyim kuşamı ile,duruşuyla ve hareketleriyle böyle çok bilmiş tavrını yedire yedire etrafına sergileyen insanları şaşırmayı çok seviyordum.Bu kişi Aslı gibi türbanlı olunca ve kulağı ile türbanının üstüne eşşeğin götü kadar bir gözlük takmışsa işte o zaman bu konudaki hünerlerimin tamamını sergilemek gibi bir güdümle adeta ortalığın amına koyuyordum? Evet şimdi de aynen böyle olmuştu ve Aslının suçu yoktu.Hatta ben henüz amına koymamıştım ve bundan sonraki olacaklar için de Aslının suçu yoktu.Çay sigara eşliğinde sohbet etmeye başlamıştık.
Ben : Demek çok şaşırtıcı buldun olup bitenleri.
Aslı : Evet kesinlikle öyle.Çok sıra dışı ve şaşırtıcı.Sigara kullanıyorum ve çayımı tek şeker içiyorum.Seni yanıltmaya çalışmama rağmen bunları tahin etmen ( sanki sigara ve çayın şekeri konusunda kaç tane olasılık varsa amına koyuyum.Şansımı denedim ve evet şanslıydım diyelim.Neyse.. ) bitarafa sahip olduğun öz güven asıl beni çok şaşırttı.
Ben : Aslı sanırım birazdan içerdeki adam yeniden sahneye çıkacak ve anlatmaya başlayacak.Eğer salona girmeyip benimle kalmayı tercih edersen eminim sana anlatacağım şeyler karşısında değil şaşırmak adeta küçük dilini yutacaksın. ( burada dudaklar açık , kaşlar kalkık pür dikkat bana bakıyor ).Garanti ederim…!
Aslı : Güzel fikir ve kesinlikle kalıp şaşırmak istiyorum.
Ben : Aslı bana bir dakika izin ver.İçerde bir arkadaşım var onu bulup çok seksi bir arkadaş bulduğumu ve onu şaşırmak için salona gelemeyeceğimi ama kendisini de çok sevdiğimden dolayı oteli de terk etmeyerek terasda kendisini bekleyeceğimi söyleyim geliyim.
Diyerek Aslının yanından ayrılırken Aslının dokunsalar orgazm olacak kıvama geldiğini görebiliyordum.Aslı , ben Ahmet’in yanına gidip gelene kadar ne kadar şanslı bir günde olduğunu benim nasıl bir yaratık olduğumu aslında böyle işlerin ve insanların sadece filmlerde falan olduğunu düşünüp sorgulayacağından emindim.Aslının yanına iki tane yeni ve sıcak çay alarak gitmiştim Aslı bana ‘ inanmıyorum tamda içinden bir çay daha alsak ve içsek ‘ diyordum dedi ama gözleri yalan söylüyordu.Aslı bana yürümüyor koşuyor hatta tur bindiriyordu.Bunun Türkçesi buydu ? Aslı şaşırmaya hazırdı ve ben bunu çok iyi yapıyordum.
Ben : Evet.Artık burada olduğuma göre ve gördüğüm kadarıyla bir eksiğimizin olmadığına göre artık sana bir itirafta bulunabilirim.İstermisin sana hayatımın itirafını yapma mı ?
Aslı : Kesinlikle isterim.Çok merak ettim şimdi.Nedir itirafın?
Ben : İçimden bir ses ben sana itirafta bulununca sen de bana bir itirafta bulunacaksın diyor ( senden çok hoşlandım demesini bekliyorum ).Doğru mu?
Aslı : Yanlış desem inanmazsın bay doğru evet bende sana bir itirafta bulunucağım.
Ben : Güzel ozaman hazır mısın ? Söylüyorum.Ben GAY im! ( burada yalan söylüyorum )
Aslı : (Günü en uzun ve etkili beyin amcıklamasını geçirerek havada kalmış bardağını yavaşça duvara koyup ) Neeey ! İnanmam.
Ben : Çok ciddiyim ben GAY im.Şaşırdın mı ?
Aslı : Sen delirdin mi şaşırmak ne kelime! Kesinlikle şaka yaptığını düşünüyorum.Hiç mi şey olmuyor ?
Ben : Kesinlikle şaka yapmıyorum ve şey olmasını istemiyorum ( burada sikimin kalkıp kalkmadığından bahsettiğini düşünüyorum ).bundan dolayı da olmuyor.
Aslı günün değil hayatının şokunu yaşıyordu.Tam istediği gibi olduğunu düşündüğü sikicisini bulmuşken kaybetmenin şaşkınlığını üzerinden atamıyordu.İnanmakta istemiyordu zaten.Daha 15 dakika önce hayallerini terastan çıkartmış birlikte yatağa kadar götürmüştü.Olamazdı.Aslıya göre şaşkınlığı bana göre yaşadığı beyin amcıklaması geçtikten sonra
Ben : Duyduklarından sonra sakın bana benimle bir daha görüşmek istemediğini söyleme.Benim için bir şey yapmak istiyorsan sende söylemeyi düşündüğün itirafını söyle bana lütfen.
Aslı : Gerçekten çok şaşkınım.Bakıyorum, boyun posun , diksiyonun vs her şeyinle tam bir beyefendisin.Böyle bir sürprizden habersiz bende sana senden çok hoşlandığımı söyleyecektim ( tamda düşündüğüm gibi ).
Ben : Anladım.Seni bu şekilde şaşırtmak istemezdim ama hayatımı sahip olduğum gerçeklerle yaşıyorum.Aslında az önce sıraladığın ( boyum , posum , diksiyonum vs ) şeylerden hiç biri işimize yaramıyor olması çok kötü.Ne düşünüyorsun bilmiyorum ama ben paylaşabileceğimiz bir şey olabileceği konusunda eminim.Sen de istersen tabi senin için çok iyi bir arkadaş olabilirim.
Aslı : Gerçekten harika birisiniz.Kesinlikle paylaşabileceğimiz şeyler vardır.Hatta şimdi düşündüm de aklıma şey geldi.Hani gerçekten görüntün ve diksiyonun çok güzel.Ben network işi yapıyorum.Bizim arkadaşlarımızla aramızda oluşturduğumuz günümüz var.Her hafta birinin evinde buluşup gün yapıyoruz.Ben o günlerde network tanıtımları falan yaparak yeni üye kazanımları yapıyorum.Sende kız sayılırsın.İstersen sen de gelebilirsin o günlere.Seni ortağım ve ekürim olarak tanıtırım.Ve senin diksiyonundan ve hitabetinden kesinlikle etkileneceklerine eminim.Oradaki sunumları sen yaparsın.Bilgisayaradan anlar mısın ? ( burada ben evet anlamında kafamı sallıyorum ) Hem güne özel yapılan pasla börek vs onlardan yersin hem de kız kıza zaman geçiririz.Ne dersin ?Hatta hemen 3 gün sonra günümüz var.Kübra , Nihal ve bir çok kişi orada olacak.Umarım Salı günü işin yoktur.
Kızı şaşırtacağım diye düşünmeden söyleyeceğim bir yalanın hiç beklemediğim bir şekilde buralara kadar gelmesine ben de çok şaşırmıştım şimdi.Duyduklarım gerçekten kulağa hoş geliyordu ve kesinlikle bu yalanı devam ettirmem gerektiğini söylüyordu içimdeki yaramaz çocuk.Düşünsene gün dediği şeyde bir dünya karı olacaktı.Tam istediğim gibi.İşler younda giderse teşbih tanesi gibi bu karıları sıraya dizebilirdim.Bu duygular beni heyecanlandırıyordu gerçekten.
Ben : Denemeye değer.Bilgisayardan baya anlarım.Hazırlayacağın sunumların daha etkili ve profesyonel olması konusunda ve bu sunumların gerçekleştirilmesi konusunda bana ve hitabetime güvenebilirsin.Salı günü işim yok.Gidebiliriz.Öncesinde eğer sunumla alakalı görüşmemiz gerekiyorsa görüşelim yapalım.Her şey tamam ama bir sorunumuz var.Benim GAY olduğum gerçeği sadece aramızda kalmalı.Gün arkadaşlarına sakın söyleme.Biliyorsun toplumumuz bazı ön tabulardan kurtulamıyor.Sonra adımız çıkmasın!
Aslı : Sen hiç dert etme sorun yok.O orosbular kendilerine baksınlar.Günlerimiz öyle monoton geçmez.Orada tüm arkadaşlar varını yoğunu anlatır ama orada konuşulan her şey orada kalır.Ama ortam tam bir kadınlar hamamı modundadır.Ben çok eğleneceğimize eminim.Ki söyleme konusunu kafana hiç takma.Ben bahsetmem hiç.
Sohbetimizin kalan kısmında cinsel tercihlerim vs hakkında merak ettiklerini sordu ve bende açıklamaya çalıştım ama Gay olduğum konusunu konuşmak istemiyordum , her an bir pot kırabilirdim.O kadar ilginç sorular soruyordu ki cevap vermekte zorlanıyordum ve bunu vücut dilime yansıtarak sonu gelmez sorularından sıkıldığımı belli etmeye çalışıyordum.Sonuç olarak bu konuları konuşmak istemediğimi söyleyerek konuyu değiştirdim.Farkında olmadan olay farklı bir boyuta gelmişti ama inanın hiç şikayetçi değildi.Dahası çok eğleneceğimi düşünüyorudum kesinlikle.Aslı geriye dönük günlerinde yaşanan komik anıları anlatarak aslında yapmış oldukları günün formatını bana anlatarak beni güne hazırlamaya çalışıyor bir yandan da gülecek bir şeyler buluyordu.Kübra dan Nihal den ve bir çok kişiden bahsediyordu.Her duyduğum yeni isimde ben atlıyor kim olduğunu anlamak için o kişi hakkında bir çok soru soruyordum.Ve tabi bunları aklımda tutmaya çalışıyordum.Güne katılanlar içinde bilinen bir zincir marketler sahibinin kapamasından tut da ( Aslının tabiri buydu duyduğumda çok gülmüştüm.Hindinin,tavuğun ne biliyim koyunun kapamasını duymuştum ama karının kapamasını ilk kez duyuyordum ) Tır’cı karısına , Eşi yurt dışında çalışan karıdan tut ev hanımına kadar vardı.Katılımcıların oluşturduğu mozaik çok enteresandı ama o kişilerin tamamı aslında çok önceden çeşitli sebeplerle birbirlerini tanıyor ve aralarında su sızmıyordu.Daha sonra Salı günü gün de yapmayı planladığı sunumun detayları hakkında bana bilgiler vermişti.Karşılıklı mail adreslerimizi ve telefon numaralarımızı almış ve Salı günü için neler yapabileceğimizin planlarını yapmıştık.Salondaki tanıtım bitmiş bir çift meraklı gözle yanımıza yaklaşan Ahmet çay isteyip istemeyeceğimizi soruyordu.Alırız anlamında kafamızı salladık ve Ahmet kendi dahil hepimize çay alıp gemişti.Aslı yı Ahmet ile tanıştırmıştım.Ahmetin gözlerinin içi gülüyordu.Kafasından ‘acaba boş ta arkadaşı var mı ?’ sorusu geçtiğinden emin olduğumdan dolayı planlamasını yaptığımız ve Salı günü katılacağımız günden bahsetmiştim ? Ahmet ( nasıl bu kadar ballı olabileceğimi düşünerek ) kafaları yiyordu tabi.Bir an önce Aslıdan ayrılmamızı ve nasıl bir yaramazlığın içinde olduğumu ve tabi bizi nasıl bir macera bekliyordu bunları öğrenmek istiyordu ama benim hiç acelem yoktu ? Bir süre karşılıklı sohbetten sonra karşılıklı çok memnun olduğumuzu vs söyleyerek ayrılık.Otelden aynı anda ayrılamamak için ( Nedense genelde öyle yapılır.Birlikte çıkılmaz oradan.İçerde bir suç işlenmiştir de aynı anda çıkıp yakalanlayalım gibi sanki.Aslında saçma ama bizde öyle yaptık.. Aslının otelden ayrılmasını bekledikten sonra biz de Ahmetin arabasına doğru oto parka yürümeye başladık.Yaşadığımız her şeyi tüm ayrıntılarına kadar ( hatta bazı yerlerini birkaç kez ki Ahmet çok soru sorar ve bunaltır resmen ) anlattıktan sonra Ahmet inanılmaz heyecanlanmış ve gözlerinin içi güler olmuştu.Adeta buradan bize ekmek çıkar düşüncesinin verdiği hayallerle derinlere dalmıştı bile.
Aslıyla tüm hazırlıklarımızı tamamlamıştık yapacağımız sunum için ihtiyacımız olan projeksiyon cihazını da yanımıza alarak günün yapılacağı binanın asansöründe gideceğimiz kata çıkıyorduk.Aslı yanımda o kadar rahat hareket ediyordu ki pantolonun içinden elini sokarak bir şeyler ( sanıyorum y pedini falan kontrol etti yada iç çamaşırını falan düzeltti ) yapıyordu.Aynaya götünü dönüp domaltarak ‘ bu pantolan bana manyak oluyor.Bizim orospular yine çok kıskanacaklar beni ‘ diyor ve sürekli aynanın karşısında orasını burasını çekiştiriyordu.Aklım gitti resmen karı o kadar rahat hareket ediyordu ki ereksiyon olmam an meselesiydi.Fakat biliyordum ki ereksiyon olmam demek henüz başlamamış bir çok heyecanın bitmesi demek olabilirdi.Aslı ,kalçasına şaplak atarak ‘ sence de taş gibi değil mi ?’ diyordu ama ben buram buram terlemiş içimden ‘ nnnaaanı sikiyim ‘ diye haykırıyordum.Şimdi hakkını vermek gerekecekse Aslının kalçaları harbi taş gibiydi.Giyim tarzı da gerçekten çok cüretkardı.Gideceğimiz kata gelmiş ve içeri girmiştik.Aslının hareketlerinden ve içerdeki insanların yaklaşımında Aslının daha önce benden bahsettiğini anlayabiliyodum.Klasik olacak tı ama elbette bir tanışma faslı oldu.Hayranlıkla ( artık Aslı ne attıysa ) bana bakan 10 kadar çift gözün önünde kendimi tanıttım.Salonda çıt yok her kes beni dinliyordu.Sonra tabi tüm bayanlar demirbaş Kübra ve Nihal olmak üzere tamamı kendini tanıttılar.Aman nasılda hanım efendi bir görüntü vardı ortamda sormayın.Sanki AdnanHoca Kayseriye şube açmışta bunlarda kedicik olmak istemiş gibi kıyafetler makyajlar yıkılıyor amına koyuyum.Salonda köşeye doğru konumlanmjş masanın üstü yığma pasta börek vs vardı.Ev sahibi ‘ kimler bira ‘ ister der demez atladım.Ben bir tane alayım bu kadar ateşli hatunun içinde kendime gelmem için en soğuk olanı bana getirin lütfen dedim.Ortamın kasvetli soğuk dokusu bir anda ‘ oyyy oyyy oyy buda bizdenmiş, bu da kafa dengiymiş ‘ edalarında yerini kahkaha ve gülümsemelere bırakmıştı.
Ev Sahibi : ( Aklımda kalan genç biriydi ama mini eteği harikaydı ) ooooo .Sen iste ben sana getiririm dedi gülerek mutfağa gidip ilk birayı bana getirdi.Sırayla diğer bira içmek isteyen karılarda istekte bulundular.
Kübra : Ev sahibine hitaben alooo hemen kaşar peynir gibi sünmüyoruz sanım.
Ev sahibi : ( kendisi servis ile ilgilendiğinden mutfaktaydı ) Abla bana bir şey mi dedin ? duymadım.
Aslı : İşine gelmedi kaltak, buldun kaymak gibi oğlanı tabi asılıyorsun..
Şok olmuştum duyduklarıma o kadar rahat hareket ediyorlardı ki anlatamam.Sarhoş olmuş olma şansları imkansızdı.Henüz daha yeni birer tane bira içmiştik ki bitmemişti henüz.Sobet muhabbet kakara kikiri derken zaman geçiyor.İçerde oturan karılardan biri kalkıyor gidiyor bir süre sonra üzerindeki kıyafeti çıkartıp değiştiriyor farklı bir kıyafet giyinip geliyor.Ben şoktayım tabi.Hayatımda ilk kez böyle saçma bir şey görüyorum.Sanki podyumdayız ve kıyafet sergiliyoruz.Karılar güne gelirken bildiğin 2 yad a 3 parça elbise ile geliyor ve gün boyu canı ne zaman isterse gidip kıyafetini değiştirip gelip kırıtıyor salona.Arkadaş çok saçmaydı anlamakta zorlanıyordum.Hatta bi ara çok mu alkol aldım da kafamı yiyorum karıları gözlerimle soyundurup farklı kıyafetler giyindiriyorum diye kendimden şüphelenmedim değil? Hayır , alakası yoktu.Bildiğin canı isteyen gidip kıyafeti çıkartıp farklı ir kıyafet giyinip geliyordu.Dayanamadım Aslıya
Ben : Ben varım diye mi bu kızlar gidip kıyafet değiştirip geliyorlar ?
Aslı : Hayır hayatım biz tüm günlerimizde böyle yaparız hatta bu gün senin olduğunu bildikleri için çok transparan yada böyle jartiyerli vs gibi bir şeyler getirmediler.Sonuçta senin GAY olduğunu bilmiyorlar? ( zamanı geldiğinde Ahmet’e bunu anlatsam Ahmet bu duyduklarına inanmayacaktı kesin..Hatta şimdi belki bu satırları okuyanlarda ‘haaaadi canım’ oluyordu.Arkadaşlar hepsi bi kenara ben inanmıyordum amına koyuyum yaw.Sebep neydi bunu yapmalarındaki hala daha anlamış değilim.Birbirlerine oralarını buralarını göstermeleri neden bu kadar hoşlarına gidiyordu ve neden yapıyorlardı.Bunu bu gün dahi henüz bulmuş değilim )
Ben : Hanımlar , hanımlar bir dakika.Şu içerdeki odada ne var amına koyuyum.Oraya giden değişip geliyor! Kusura bakmayın ama gerçekten şoktayım.Acaba diyorum ben de o odaya gidip gelsem geldiğimde GAY olarak gelir miyim ?
Dedim ama onca karı toplu ağızdan nasıl bir gülme nasıl bir kahkaha attılar sormayın.Abi geberircesine gülüyorlardı.Kimisi tabloyu abarttı yere yattı bildiğin yuvarlanıyor ki am göt ortada , kimisi donuma işedim amına koyuyum yaw vs diyor ben se şaşkın şaşkın olup bitenleri izliyorum.Sikim kalkmıştı resmen.Ne kadar aptalım ki insan bol bir şeyler giyer gider hiç akıl edemedim.Nasıl bir ortama düşmüştüm anlamaya çalışıyordum.
Aslı : Sen bir tık sonra GAY olduğunu da söylersin.Allah senin iyiliğini versin.
Ben : Aslı ben patlamak üzereyim wc ne tarafta ben bir wc ye gidip geleyim ( gidip asılacaktım yoksa gerçekten ansızın ereksiyon olup ortada keser sapı gibi gezmek istemiyordum ).
Aslı : Koridorun sağında hemen.Sakın koridorun sonundaki odaya gitme GAY olursun maazallah ( burada alkolün etkisiyle kişniyor hafif ) .Hem wc ye git gelde bir an önce biz şu sunumu yapalım ki bu kaltaklar sapıttılar iyice.Bu abazalar ( sanki kendi neyse kaltak ) sana saldırmadan biraz frene basmış oluruz dedi.Konuşmalarımızı takip eden ev sahibi wc e gideceğimi anlamış olacak ki ben wc e gitmek için ayağa kalkmaya çalışırken bacağımın üzerinde unuttuğum peçete yere düştü.Ev sahibi o peçeteyi almak için öyle bir domaldı ki önümde ‘ Bir şeytan eksikti onu da çağırdın yavrum.Ne önümde domalıyorsun şeytan doldurur.Haberin olsun ‘ dedim ama salon yine gürültülü bir şekilde kahkahaya boğuldu.Dışardan görebildiğim kadarıyla karıların keyfi yerindeydi ve adeta felekten bir gün yaşıyorlardı.Ben wc e gitmeye çalışırken çoktan ereksiyon olmuştum acil asılmam gerekiyordu.Wc e girip asılmamla boşalmam bir olmuştu.Gerçekten çok uyarılmış ve kendimi çok sıkmıştım.Wc de asılırken kendime şu altın soruları soruyordum
– Aslıya Gay olmadığımı ne zaman söyle meliydim?
– Önce hangi kaltağı sikme liydim ?
– Gay olmadığımı öğrenen Aslı ilerde beni kıskanıp arkadaşlarından uzaklaştırır mıydı? Aslıya Gay olduğum yalanını devam ettirip ondan habersiz diğer karıları sırayla mı sikmeliydim?
– Acaba bir kaçını bir araya getirip gurup mu yapmalıydım ?
– Ahmet tüm bu olup bitenler karşısında ne yapacaktı ?
– Ahmet i günlere dahil edebilecek miydim ?
– Acaba ben cennete düşmüş olabilir miydim?
Tabi bu soruların neredeyse hiç birinin cevabı o anda yoktu.
Aslı : Arkadaşlar şimdi ben zaten telefonda bir çoğunuza bahsettiğim gibi yeni bir network işine girdim.Evet çok eğleniyoruz güzel vakit geçiriyoruz ama bir yarım saat işin detaylarını sizlere anlatmak istiyorum.Çevrenizde bu işi yapmak isteyen insanlar olabilir.Yada bizzat siz yapmak isteyebilirsin.Şimdi Mustafa Bey ile birlikte bu işin detaylarını anlatacağız.

Projeksiyonu ve gerekli diğer donanımları hazırlamıştım.Salonun perdelerini ev sahibimiz zarif hareketlerle kapattı.Oda loş bir ışığa bürünmüştü.Perde olarak kullanabileceğimiz bir tane duvar olduğundan dolayı o duvarın karşısına doluşmuştu karılar.Kucak kucağa bir görüntü vardı ki karşıdan en az 3 – 4 tane karının külotu görünüyordu.Eve geldiğimiz saatten bu yana açık büfe olayı devam ediyor tüm herkes masa üstünde bulunan pasta börek çörek kuruyemiş gibi yiyecekler istediği kadar istediği anda alıp yiyebiliyordu.Alkol almak isteyen kişi ya ev sahibinden isteyecek yada bizzat dolaba kadar gidip oradan alıp içecekti.Karşımdaki karıların bazılarının elinde bira da vardı.Aslında karılar çok fazla alkol tüketmiyorlardı.Maksat sarhoş olmak değil anladığım kadarıyla biraz rahat hareket etmek için alkol alıyorlardı.Aslı , sunuma başlamıştı ben de sunumu bölmemek için bira almaya mutfağa gideceğimi belirterek ‘bira isteyen var mı _? ‘ diye sunumun başında sordum.Kimseden ses çıkmamıştı ben kendime bira almak için mutfağa yöneldim.Aslı sunumuna kaldığı yerden devam ediyordu.
Ev Sahibi – Sen soğuk seviyorsun ben sana dolaptan değil dondurucuya koyduklarımdan vereyim.Koridorun sonunda dondurucu var yaklaşık 20 dk ka oldu oraya koydum sanırım yeterince soğumuştur diyerek koridora doğru yürümeye başladı.Ben de gayri ihtiyari bira almak için onu takip ettim.Hemen oracıkta onu yatırıp sikmek istiyordum.Önümde mini eteği ile kıvıra kıvıra yürüyordu.
Kübra – ( kısık sesle ) Bu orosbu bu oğlana bu gün verecek.İddiaya giren var mı ? dedi ve kısa süreli bir gülüşme yaşandı salonda.Koridorun sonunda dondurucu vardı.Ev sahibi dondurucunun kapağını açmış domalarak çekmeceden bira çıkartıyordu.Hemen arkasında yatak odası vardı ve yatağın üzeri bir dünya kıyafetle dolu etrafta bir çok çanta ve içlerinde kıyafet vardı.Karıların sürekli gelip kıyafetlerini değiştirdikleri oda bura olmalıydı.
Ben : Ya gerçekten siz manyaksınız.Neden sürekli kıyafet değiştiriyorsunuz ? Yatağın üzeri komple kıyafetle dolu.Merak ediyorum iç çamaşırlarınızı da değiştiriyor musunuz ?

Ev sahibi – ( gülerek ) bunda anlamayacak bir şey yok.Kıyafet değiştirip kendimizi mutlu ediyoruz ve bu mutluluğu diğer arkadaşlarımızla paylaşıyoruz.Burası bizim özelimiz.Dışarda rahatça yapamadığımız ne varsa günlerimizde bir araya geldiğimiz onu yaparız ve o her neyse burada kalır dışarı çıkmaz.( konuşurken yatak odasına girmiş yatağın başına kadar gelmiştik ) Sen zannediyor musun biz bu elbiseleri dışarda çarşıda pazarda giyiniyoruz ? Hayır giyin miyoruz.

Ben : Peki iç çamaşırlarınız onları da değiştiriyor musunuz ?
Ev Sahibi : Gerekirse evet.Yani değiştirdiğin kıyafete göre farklı bir renk tanga giymen gerekirse ki bu çok rastlanmaz o zaman onu da değiştirirsin.Bir keresinde gün Nihal de idi benim kafa iyi oldu.Farklı bir renk iç çamaşırı giymek istemiştim Nihal’in çekmecesinden aldım ve giyindim.Tabi Nihalin götü benimkinden biraz büyük.Yani basenleri geniş biraz ama sorun yok tangası oluyor.İçerdeki herkesin iç çamaşırı neredeyse herkese olur.Ama sütyenler değişiyor tabi.En güzel göğüslerde benimki soruyorsan.

Hikayemin birinci bölümünü burada sonlandırıyorum.Devamında yaşadığımı maceraları yazmaya ve sizlerle buluşturmaya çalışacağım.Umuyorum keyifle ve sıkılmadan okumuşsunuz.Tahmin ettiğiniz gibi macera yeni başlıyor ve gerçekten her birimizi ciddi sürprizler bekliyor.Bakalım devamında bizleri hangi sürprizler bekliyor olacak ?

Ben Esra telefonda seni boşaltmamı ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32